top of page

Mestan ve Kapılar...

Güncelleme tarihi: 20 Eki 2020




Mestan eve ilk geldiğinde ona yemek odasına ve mutfağa girmeyi yasak etmiştik. Tabii bu yasaktan Mestan’ın hiç haberi olmadı. Sonradan anladıysa da, umursamadı. Biz de pes ettik. Artık Mestan’a her yer serbest! Söz ne vakit kedilerden açılsa, “Evin kedisi diye bir şey yoktur; kedinin evi vardır!” derdim. Şimdi bizzat görmüş oldum bunun ne demek olduğunu…


Bazen yemek odasının kapısını kapattığımız oluyor. Çünkü içeride pek rahat durduğu söylenemez, özellikle biz yemek yerken. Bu durumda Mestan, ısrarla kapının önünde oturup bekliyor. Yüzünde, suratına kapı örtülmüş birinin hüzünlü ifadesinden çok, sabırlı bir avcının kararlığı var o sebeple, gözlerini dikip bakması, öyle yüreğime falan dokunmuyor. açık söyleyeyim. Ancak onu kapı önlerinde bekleşirken gördükçe, çok başka bir şeyi farkettim. Bambaşka bir şeyi… Yüzünüze bir kapı kapandığında, siz her zaman dışarıda kalmıyorsunuz, bazen de içeride kalıyorsunuz. Üstelik bir mahpus gibi, bir mahkûm gibi kalıyorsunuz içeride… Hele ki bu, bir kalbin kapısı ise…




#kitap #şaheser #kütüphane

173 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör